Merhaba
Her başlangıç, yeni bir heyecan, yeni bir doğuştur.Yıllardır, Hınıs’ımıza ait başka bir sitede, elimizden geldiğince bir şeyler yazıp,karaladık.İlk göz ağrımız olan bu güzide sitemiz, adım adım kapanmaya yüz tutunca,yüreğimizdeki buruklukta yine adım adım kabuk bağlar hale geldi.Bir mütevvafanın yasını tutar gibi “belirsiz bir zaman” süresi içinde yazmak istemedim artık.Ta ki, güzel dostlarımız Mahmut Bey ve Nihat Bey’in teklif ve ikna görüşmelerine kadar.Her iki dostuma da bir türlü gerekçeli bahane uydurup “Hayır” diyemedim.
Nihayetinde yazma kararı alınca,asıl korkulan o zaman oldu benim için.Bizim oraların deyimiyle” Başımdan kaynar sular aşağı indi” desem, abartmış olmam sanırım.Şöyle ki; Sevgili dostlarımız, gelişimizi bir şölen şeklinde haber yapıp yayınladı. Her ne kadar gururum okşanıp, bedenim titrese de,peşine kıymetli dost arkadaş ve ağabeylerimin mesaj mahiyetindeki yorumları,yüreğime son darbeyi peş peşe indirmiş oldu.O kadar güzel şeyler yazdılar ki,benim bu ağırlığı kaldırmam mümkün değil.Ben, denize düşmeye çalışan bir damla yağmur uğraşında iken, “Deryalara meydan okuyan bir fırtına” kuvvetinde gösterdiler tüm içtenlikleriyle..
Bendeniz için, bu denli yüksek teveccühlerde bulunan, başta; Mahmut ve Nihat dostlarıma,ve yine güzel yorumlarıyla bana güç veren ağabey,arkadaş,ve dostlarıma teşekkürü bir borç bilirim.
***
Başlangıç yazıları, aslında en zor yazılar sınıfındandır kanımca..Bu zorluk psikolojisi içerisinde yüreğimin en derininden herkese bir “Merhaba” demek istiyorum müsaadenizle..
Hınısım.com’da yazdığım bir yazıya, çok kıymetli bir ağabeyim olan,Ahmet Yalçın AYDIN yorum yazarken “Merhaba” ile başlayıp; “ ‘Merhaba’ kelimesini, yalnızca sevdiğim insanlara kullanırım.bu vesile ile ‘Merhaba’ diyorum” ..demişti.Kıymetli Ağabey’imin kullandığı manayı düşünerek o gün bugündür “Merhaba” kelimesini bende ölçüp biçip,gerektiğince kullanmaya çalışıyorum..
Ama, bugün böylesi güzel bir başlangıçta, bu kavramın tüm dizginlerini serbest bırakıyorum izninizle..
Merhaba, ey Hınıs..!
Merhaba, Hamurpert..,Merhaba, Kırmızı Dağ..
Merhaba, Gedik..Merhaba Gırekember..
Merhaba, Kox’a karşı doğup,
Kox’un bağrında batan güneş..
Merhaba,çarşı..Merhaba Sarılı..
Bahçe Mahalle..Karakula..
Kayabaşı..Kilise Dere merhaba..
Merhaba, önünde öküzleri,elinde küreği tarlaya giden, Mahe Dayı..
Merhaba, Kahgik’de yabani toplayan Fate Nene..
Merhaba,elinde küleği, beriye giden Berivan Bacı..
Kızıl alevle yanan tandırda,
Ekmek vuran Hatce Ana; Merhaba..
Merhaba, kömür gözlü çocuk
Boyacı Ahmet..
Merhaba, sabahın köründe
Ocakta çay demleyen
Kahveci Necat..
Merhaba, Ülkem..
Merhaba, Memleketim..
Merhaba, hayat kokulu insanlar.
Merhaba, “Hınıs kültür”
Merhaba, güzel dostlar.
Hepinize merhaba
****
Merhaba..!
Ortak sevdamız olan,Hınıs’ımızın için hepinize merhaba...
Ortak kimliğimiz olan insanlık için, hepinize merhaba..
Ortak yaşam alanımız olan bu güzel dünya için, hepinize merhaba..
Ortak paylaşım duygumuz olan sevgi ve saygı için, hepinize merhaba..
Ortak akıl sentezimiz olan ilim..bilim..irfan için, hepinize merhaba..
Ortak anlayış ve paydamız olan demokrasi ve hoşgörü için, hepinize merhaba..
Çocuklarımıza bırakacağımız tertemiz bir dünya için, hepinize merhaba..
İnsan hak ve hukukunun üstün olduğu bir dünya için, hepinize merhaba..
Eşit paylaşımın ve eşit tüketimin var olacağı bir dünya için, hepinize merhaba..
Çocukların ölmediği,babaların esaret kamplarında çürümediği,annelerin ağlamadığı bir dünya için, hepinize merhaba..
Zalimlerin zulmünün son bulacağı,işkencesiz,baskısız,soykırımsız bir dünya için, hepinize merhaba...
Bütün renklerin içinde var olduğu, bütün kokuların ıtır ıtır estiği bir yaşam için, hepinize merhaba…
Merhaba..!